Karaköy Gezilecek En Güzel 14 Yer

Karaköy Gezilecek En Güzel 14 Yer listemiz ile Karaköy’de size yardımcı olmaya hazırız. Karaköy, kısa bir yürüyüşe çıkınca bile tarihiyle sizi mest edecek eserleri barındıran oldukça popüler bir yer. Özellikle de Osmanlı Dönemi’nden kalma eserlerin hala korunmuş olması sizi mest edecektir. Gezilecek yerler konusunda sizlere geniş bir yelpaze sunan Karaköy’de onlarca macera sizi bekliyor.

Karaköy Gezilecek En Güzel 14 Yer

Galata Kulesi

Listemizin başında İstanbul’un adeta simgeleşen eserlerinden birini koymak istedik. İstanbul denilince akıllara ilk gelen yapılardan biri olan Galata Kulesi, Karaköy’de bulunuyor. Yolunuz Karaköy’e düşünce Galata Kulesi’ni görmek için kesinlikle vakit ayırmalısınız.

Neredeyse her zaman uzun kuyruklar göreceğiniz Galata Kulesi, dünyanın en eski kulelerinden biri olarak hala dimdik ayakta. İstanbul’un en güzel panoramik manzarasını seyre dalabileceğiniz kuleye özellikle de gece saatlerinde giderek eşsiz İstanbul manzarası eşliğinde fotoğraf çektirmeyi de unutmayın.

Kamondo Merdivenleri

İstanbul Bankalar Caddesi üzerinde yer alan Kamondo Merdivenleri’nin Karaköy merkeze 2 km uzaklıkta bulunuyor. Zarif ve dekoratif figürlerin ön plana çıktığı art nouveau tekniği ile inşa edilen bu merdivenler oldukça popüler. Abraham Salomon Kamondo adına 1850’li yıllarda yaptırıldığı bilinmektedir.

Bu tarihi merdivenler, Voyvoda Caddesi ile Bankalar Caddesi’ni birleştirmektedir. Kıvrımları ve Voyvoda Caddesi’ne doğru çıkan dekoru görülmesi ve fotoğraf çekilerek ölümsüzleştirilmesi gereken nadir yerlerden biri.

Bankalar Caddesi

Osmanlı Dönemi’nde bir finans merkezi görevi yapmış bu yer de adını buradan almıştır. Osmanlı Bankası, o dönemin sigorta ve finans kurumları bu cadde üzerinde bulunmaktaymış.

Caddede 1990’lı yıllara kadar birçok bankanın merkez binaları bulunuyordu fakat çoğu banka sonrasında merkezlerini başka bölgelere taşımayı tercih etmiş. Voyvoda Caddesi adıyla da bilinen cadde günümüzde Karaköy’e gelenlerin ilgiyle ziyaret ettiği caddelerden biri.

Osmanlı Bankası Müzesi

1856 yılında kurulan Bank-ı Osmani, 1863’te İstanbul’da Bank-ı Osmani Şahane adıyla açılmış ve uzun yıllar Osmanlı Devleti’nin resmi bankası olarak hizmet vermiştir. Bankalar Caddesi’nde yer alan banka binası günümüzde müze olarak hizmet kapılarını meraklı ziyaretçilerine açıyor.

Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarından Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar tarihi bir yolculuğa çıkmak isterseniz burası tam da size göre müzede muhasebe defterleri, banknotlar, dosyalar ve hisse senetleri sizi o dönemlere götürecek.

Kılıç Ali Paşa Camii

Kaptan-ı Derya Kılıç Ali Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan Kılıç Ali Paşa Camii, İstanbul’un en önemli camileri arasında kendine yer edinmiştir. Şehrin önemli simgelerinden Ayasofya’ya mimari olarak büyük bir benzerlik gösteren Kılıç Ali Paşa Camii, aslında Mimar Sinan’ın Osmanlı izlerini kullanarak yeniden inşa ettiği bir Ayasofya olarak da bilinmektedir.

Bu camii günümüze kadar orijinalliğini korumayı başarmış nadir camilerden biri olarak hala dimdik ayakta.

Kılıç Ali Paşa Hamamı

Kılıç Ali Paşa Cami’sinin külliyesinde aynı isme sahip bir de hamam bulunuyor. Hamam gün ışığını geçiren bir yapıda olduğu için oldukça ferah bir ortam sunuyor. Geçmişte uzun yıllar boyunca evsizlerin barındığı bir yer olarak kullanılan hamam bu açıdan tarihi anlamda da önem büyük bir taşıyor.

Fransız Geçidi

Karaköy ve çevresinin Osmanlı Devleti için önemli bir finans ve ticaret merkezi olduğunu daha öncesinde de söylemiştik. İşte bu nedenle Fransız Geçidi de aslında bu dönemlerden kalma tarihi bir nokta olarak günümüze kadar gelmiştir.

Geçmişte kıyıya yanaşan Fransız gemileriyle gelen ürünler bu geçitten geçerek şehre girdiği için buranın adı Fransız Geçidi olarak kalmıştır.

Arap Camii

İstanbul’un Fethi’nden önce Aziz Paolo Kilisesi ya da Aziz Domenico Kilisesi adlarıyla bilinen kilise, şehir fethedildikten sonra cami olarak restore edilmiştir. Gotik mimari anlayışına sahip kilise, fetihten öncesinden kalan İstanbul’un tek Gotik kilisesi.

Galata Mevlevihanesi Müzesi

İstanbuk’daki en eski Mevlevihane olan Galata Mevlevihanesi, 1491 yılında külliye olarak inşa edilmiştir. Kulekapısı Mevlevihanesi ve Galipdede Tekkesi isimleriyle de bilinen yapı, depremlerden ve yangınlardan zarar görmüş ve birkaç kez onarımdan geçmiştir.

Galata Köprüsü

Karaköy ile Eminönü’nü birleştiren Galata Köprüsü, İstanbul’un en popüler simgelerinden biri. Eğer Karaköy’e tramvayla gelecekseniz zaten köprünün üstünden geçeceksin ancak tramvayla gelmezseniz bile mutlaka köprüde yürümenizi öneriyoruz.

490 metre uzunluğa sahip köprünün 80 metrelik kısmı gemilerin Haliç’e girebilmesi için açılıyor. Bu özelliğiyle baskül köprü olarak da biliniyor. Dünya genelindeki baskül köprülere bakıldığında Galata Köprüsü’nün üzerinden tramvay geçen nadir baskül köprülerden biri.

İstanbul Modern Sanat Müzesi

Türkiye için ilk modern sanat müzesi olma özelliğini taşıyan İstanbul Modern Sanat Müzesi, 11 Aralık 2004 tarihinde Eczacıbaşı ailesi öncülüğü ile ziyarete açılmıştır. Müze çeşitli alanlarda ödüller de kazanarak popülerliğini arttırmıştır.

İstanbul Modern Sanat Müzesi içerisinde Türkiye içerisinde 20. yüzyıla göre sanatsal açıdan yaşanan değişimlere dair eserler sunulmaktadır.

Aya Nikola Türk Ortodoks Kilisesi

Karaköy’ün tarihi yapıları içerisinde Aya Nikola Türk Ortodoks Kilisesi’nin geçmişi 16. yüzyıla kadar gitmektedir. Yangınlardan dolayı büyük zarar gören birçok kez restore edilen kilise hala ayakta kalmayı başarmış. Kitabesinde belirtilene göre şuanki halini 1804 yılında almıştır.

Karaköy Palas

1910 yılında yapılan yapı İstanbul doğumlu Mimar Guilio Mongeri tarafından yapılmıştır. Bina ilk dört katlı olarak düşünülmüş, daha sonra üç ayrı kuruluş tarafından kullanılma koşulu binanın tasarımını değiştirmiştir.

Denizcilik İşletmeleri Müzesi

1912-1914 yılları arasında inşa edilen yapı 06.11.1995 tarihinde müzeye dönüştürülmüştür. Müzenin içerisinde pusulalar, telgraflar, fenerler, maketler, gemi objeleri ve Atatürk’ün gemi hatıra defterine yazdığı el yazmaları bulunmaktadır.